NEDEN SPİN AVI?
Küçük bir sarsılma ve güçlü bir tasmalama ile başlar her şey. Aniden, misinanın ucunda sizinle mücadeleye başlamış, o güçlü gladyatörü hissedersiniz. Makara zır zır ötmeye başlar ve çoğu zaman suyun üstü tam bir savaş alanına dönüşür.
Adrenalin ve heyecan patlaması, tüm dünyadan alır götürür sizi. Balık avlamanın en basit yollarından biridir ama aynı zamanda hem en çok yönlü ve hem de en heyecan verici olanıdır. Spin balıkçılığı, yeni başlayan balıkçıların, balık tutmayı öğrenmeleri için harika bir yoldur. Balıkları yakalamak için yeminizi misinanın sonuna takın ve atıp, çekmeye başlayın. İskeleler, limanlar, azmak yada dere ağızları, kayalıklar, sazlıklar, sahiller, akarsular gibi yerler balık tutmanız ve dinlenmeniz için doğayla iç içe bir ortam sunar. |
Neden Spin Balıkçılığı, çünkü; Sabit bir yerde durarak değil, sürekli hareket ederek avlandığınız için, tam bir kondisyon sporudur. Son derece az ve hafif ekipmanla yapılır. Av öncesi saatlerce hazırlanmaya gerek yoktur. Bir kamış, bir makine, yem kutusu yeterlidir. Ekipmanın hafif olması ve sürekli hareket etmeniz, sizi çoğu zaman bir koydan bir koya, bir sazlıktan diğerine taşır. Hiçbir av bu kadar doğa ile iç içe değildir. Sırt çantanızdaki termosta taşınan sıcak bir kahve ve o eşsiz doğa manzarası çoğu zaman balık tutmaktan bile daha keyiflidir. Yemli avcılıkta olduğu gibi kirlenmez, kokmazsınız. Çoğunlukla kaliteli, iri balıklar avlarsınız. |
Bir spin balıkçılık gezisi planlarken kendinize şu soruları sorun:
Ne tür balık yakalamak istiyorum? Çünkü yemlerin tipleri, renkleri, ağırlıkları farklı farklı olacak. Nerede balık tutmak istiyorum? Avlanacağınız meranın, derinliği, suyun bulanıklık durumu, rüzgar, akıntının gücü, zeminin kayalık yada kumluk oluşu yem tercihlerinizi değiştirecek. Ben oradayken nasıl balık tutacağım? Çünkü seçtiğiniz hedef balıklara ve yem tipine göre, yeme vermeniz gereken aksiyon farklı olacak. Ne tür bir deneyim istiyorum? Ben her zaman insanlardan uzak, doğayla iç içe bir deneyimi tercih ettim. Bazen trofelerle döndüm bazen bol oksijen alarak Hiç balık tutamasam bile, gittiğim yerlerde, ruhumu dinlendirip geldim. |